HPV ( Human Papilloma virus) 60 tan fazla virüse verilen ortak addır. Bu virüsler vücudun herhangi bir yerinde siğillere sebep olabilirler. Ancak bazıları cinsel yola bulaşır ve condyloma acuminata veya genitall siğil denilen hastalığı oluşturur. Siğiller bu enfeksiyonun görünebilir belirtileridir ve ancak % 30 olguda ortaya çıkmaktadır. Kalan % 70 lik bölümde ise virüsler deri altında kalmakta ve herhangi bir belirti vermemektedir. Subklinik adı verilen bu belirtisiz formun kanser oluşumu ile bir bağlantısı olduğu düşünülmektedir.

Virus ilk olarak deriden kabarık, ağrısız bir sivilce şeklinde ortaya çıkar. Bu kabarcıklar, uzun yıllar boyunca kalıcı olabilir ve zaman içinde karnabahar görünümünü alabilirler. Dış cinsel organlarda ortaya çıkan siğillerin bulaşıcılık ve estetik görünüm dışında bir zararı olmamakla birlikte, rahim ağzına yerleşen mikrop, rahim ağzı kanserine neden olması açısından önem taşır. Rahim ağzı kanserlerinin (serviks kanseri) % 98’inin bu virüs ile ilişkili olduğu belirtilmektedir.

HPV sadece genital siğillere neden olmaz. Bu virusun 100 den fazla değişik alt grubu vardır ve bu gruplardan bazılarının rahim ağzı kanserine neden olduğu bilinmektedir. Bazı tipleri ise anus kanserine yol açabilmektedir. Her HPV tipi kondilom ya da kansere neden olmaz. Aslında çoğu enfeksiyon belirti vermeden geçirilir. Kişinin bağışıklık sistemi bu virüs ile başedebilir ve belirtiler ortaya çıkmadan hastalık etkisiz hale getirilir.

Kişi yıllarca hiçbir yakınma ortaya çıkmadan yaşayabilir. Ancak bu durum hastalığı yaymasına engel değildir ve ilişkide bulunduğu kişilere hastalığı bulaştırabilir. Bu durum sessiz enfeksiyon olarak adlandırılır. Genital siğil oluşumuna sebep olan HPV virüsünü hiçbir belirti vermeden taşıyan kişilere de “taşıyıcı” adı verilmektedir. Kuluçka süresi belirli değildir. Virüsle temasdan aylar ya da yıllar sonra bulgular ortaya çıkabilir. Hastaların büyük kısmında 1-6 ay içinde belirti verir.

Dış cinsel organlarda bulunan siğillerde tanı, görünüme bakılarak konulur. Rahim ağzı kanserlerinin tanısı, rahim ağzından alınan sürüntü örneğinin, patolojik olarak incelenmesi sonucunda konulur. Buna smear testi denir. Virüsün kanser öncesi değişikliklerle ilişkisi olabileceğinden kadınların, her yıl bu testi yaptırmaları önerilir

Hastalığın etkin bir tedavi yöntemi yoktur. HPV tedavisi ile kast edilen genital siğillerin (kondilom) tedavisi dir ve HPV virüsü enfeksiyonunun tedavisinde ana prensip bulaştırıcılığı ve nüksleri en aza indirmek için siğillerin mümkün olduğunca zaman kaybetmeden ve tamamen temizlenmesidir. HPV tedavisi yani genital siğil tedavisi için genellikle kondilomları yok etmek için koterizayon (yakma tedavisi) , kriyoterapi (dondurma tedavisi ) gibi işlemlerin yanı sıra lazer tedavisi de kullanılmaktadır.

Tedavi sadece siğilleri ortadan kaldırır ve virusa bağlı hızlı olan bulaştırıcılığı, yayılmayı durdurur. Pek çok vakada tek sefer tedavi yeterli olmamakta en az 2-3 seans tedavi gereklidir. En yaygın kullanılan yöntem olan kriyoterapi ile ( genital siğil dondurma tedavisi ) amaç siğilleri dondurarak sağlıklı ciltten uzaklaştırmaktır. Bu işlem için için sıvı nitrojen kullanılır. Sıvı nitrojen özel bir cihaz ile püskürtülerek yapılır. Dondurma tedavisi sırasında sıklıkla lokal anestezi uygulamasına gerek kalmaz.

Krioterapi tedavisi sonrası 1-5 gün içersinde siğiller siyahlaşır ve kabuklanır yaklaşık 15 gün içersinde ise sağlıklı ciltten dökülerek ayrılırlar. Hasta bu dönem içersinde çeşitli merhemlerle yara bakımı yapar. Tedavi sürecinde ise ciddi bir açık yara oluşmamakta ve tedavinin kozmetik sonucu da iyi olmaktadır. Komplikasyon olarak nadiren özellikle koyu cilt rengine sahip hastalarda dondurma işleminin uygulandığı yerlerde beyazlama oluşabilir. Bu renk değişimi geçici veya kalıcı olabilir.

Elektrokoterizasyon , koter ile yakma yöntemi ile ( genital siğil yakma tedavisi ) özel uçlar yardımıyla elektrik akımı deriye uygulanır ve hastaya temas ettirilen antenden cihaza döner. Yani hastanın cildinde elektrik akımı dolaşırken en fazla dirence uğradığı yer olan cihazın tedavi ucunda belirli bir ısı oluşur. Bu şekilde siğiller yakılarak temizlenmiş olur. Lazer ise pahalı bir yöntem olmasına rağmen etkin ve iyi sonuçlar alınan bir tedavi yöntemidir ve genital siğillerin yaygınlığına ve büyüklüğüne göre hekim tarafından tercih edilebilmektedir. Pahalı bir yöntem olduğu için ülkemizde sık kullanılmamaktadır.